skip to main |
skip to sidebar
Gecen gün mobile-hdd tasiyici biraderlerden, Akin olanindan evdeki networke 60 gb civarinda bir muzik arsivini, kaybolan kendi arsivim yerine pansuman olarak alirken icinden cikacaklarin ne oldugunu uc asagi bes yukari kestiriyordum... Bu Akin tam bir deli. Nisantasi Salomanje'nin playlistlerinden, Şamdan arsivine (naber Handan?), Zafer Peker mp3 lerine kadar hersey var.. Tam da Zafer Peker "Gitme Kal Diyemedim" bu pek soguk ve götkesen Istanbul sabahi semalarina dogru dalga boyu 3 sabah kadehi kivaminda akarken, essiz tadlarin ve birlikte olamaz pireylistlerin arasinda dolanirken aklima nerden peydah olduysa -sevgili dostum Ezekiel ile de lafliyorduk o esnada- "Abilerinin ünü altinda kalmis garipler" geldi. Zafer Peker böyle bir adam. 45'lik delikanli "Efsane" Hakan Peker'in arkasinda kaldi. Kendim icin de düsünmedim degil, biraderin şan ve şöhreti altinda kaldim mi ben diye.. Gel gör ki kendi capindaki bu kudreti feza boslugundan menkul şöhret hususunda bizim durumumuz Taskin/Peker'den farkli, ben ondan meşhurum. Gecen gun Beyoglu'nda yürürken bir "bağyan" geldi boynuma sarildi.. "Trofolo ben seni cok seavvvieaayorummm" dedi. Bu ne yilisiklik dedim, ittim "bağyani", yere düstü... Birader sinir krizine girdi, ben ardima bakmadan gectim gittim.. "ardina bakma yolcu" diyen bir Ali vardi ne oldu ona?...
derken evet bir Taşkın Sabah kolay yetismiyor. Adami paylasamadilar, bu büyük usta ustad ordinaryus sef, memleketin iki buyuk "bağyan" assolistinin saz ekibinden otekisine transfer oldu. Oysa Cinarcik'da yil 1985 mi ne, Cinaralti gazinosu olsa gerek mekan, elinde uduyla cikan Taskin'i taniyan kimse yoktu. Benim hafizada kalmis. Cinarcik da ne guzel mekandi o zamanlar. Dönemin bir klasigi olarak "bir yakinin bos kalan yazligina ailecek çökme" isini, aile tarihinde ilk defa gerceklestirmis, utanmdan bir de eve kuzeni falan doldurmustuk. Dalgakiranin oradaki koyda denize girmeye cabaliyor, kuzenin Cinarcik'da "Falanca disko"daki capkinlik hikayelerine kulak kesilmeye calisiyorduk. Bu esnada Taskin Sabah hala cay bahcesinden catma gazinoda ud caliyordu. Ben olasilikla Ankara gazozu iciyor, ertesi sabah erkenden gidip sebeplenmeye calisacagim buyuk midyelerin hayalini kuruyordum. O zamanlar dalgakiran uzerinde sabah 9'da baslayip aksam 19 gibi son bulan bir Captain Cousteaue hayatim vardi. O zamanlar da tutamazdim balik, simdi de tutamiyorum. Bu alandaki rekorum 15 falandir. Taskin Sabah hale gazinoda yirtiniyordu. Kimse ilgilenmiyordu. Gece o tip yerlerde, eve dönmesi ne guzel olurdu. Simdilerde öyle birsey kaldi mi bilemiyorum. Zaten evine çökülecek "es-dost-akraba" türünden bir baglantilar yumagi da kalmadi.
Hakan Peker'in "Efsane"si varsa, Zafer Peker'in ondan daha kalibreli "Diyemedim"i var, yani bence. Taskin Sabah o gazinonun önünden gecerken neler düsünüyordur diyemiyorum, Veli Göçer Arsa Ofisi'nin 99'daki gövde gösterisinden geriye kalmissa, gecsin önünden.. Iskemleyi atsin, bir çay söylesin kendine, diyiversin, üzerimde baski kuran ve şöhret yolunda önüme kütüğü koyan otoban abi Coskun yillardir bu milleti "Ispanyola" diye kaziklarken, akli neredeymis, ha neredeymis sorarim... Cinarcik, 99'u yasamasaydi Malezya olur muydu? O degil de Hande kimbilir nerdedir simdi...
1 comments:
Zafer Peker'in değerini benden başka bilenlerin olduğunu görmek de güzel. Her zaman Zafer olan Peker'i daha çok sevmişimdir Hakan olana göre.. Şarkılarını da..
Hala zorlasam ezbere çıkartırım en az 10 parçasını..
saLsa
Post a Comment