Tuesday, June 30, 2009

Şehri Sevmek



Sehri sevmek icin ona birseyler yapmak lazim, iyi birseyler dedi biri ya da birileri. Okudugum yeri hatirlamiyorum ya da dinledigim kimse, onu. Yasiyoruz, yasiyorsunuz sehrinizi seviyorsunuz da, yani öyle söylüyorsunuz ya, "Ben Istanbul'suz yapamam" diyorsunuz ya, ne yapiyorsunuz bu sehir icin. Bu aksam ne yaptiginizi söyleyeyim. Aylar once Bebek Parki'ni "tamir ve bakim" icin kapattiniz. O kadar uzun sure ne yapildigini merak ettim. Fideleri degistirip, agaclara baktiniz, baktiniz, baktiniz. Birkac cilali tas, cocuk parkinin cevresine bir tel orgu, sonra banklar koydunuz. Sirtsiz, arkaliksiz. Oturan yaslanip da daha fazla daha fazla oturamasin, soluklanamasin diye. Elbet bir mimar arkadasin disardan gorup begendigi bir seydir o tas oturaklar. Trak trak trak. Parkin eskisini de biliyorum, yenisini de, onca zaman kapali kalmasini gerektirecek ne farklilik yapildigini goremedim, bilemedim. Ama o kapali kaldigi zaman boyunca o parki kimin renove ettirdigini tabeladan hemen hemen her hafta gordum. Gözüme, gözüme, gözüne, gözüne.. Bu aksam, tam da bugun Defne K'nin blogunda milletvekillerine ulasmak yolculuguna iliskin yazdiklarini okudugumun bu gunun aksami Bebek Parki'nda bir kurt kirmasinin parkin Cami'ye yakin kosesinde sol yanaginin ve kulaginin darbedilmis ve acikyarali halde yatarken, can cekisir halde gordum. Hicbirsey yapamadim. Kimse ilismiyor, adimlarini uzagindan eliptik sekilde atarak geciyorlardi. Ne guzel olmus dedim, renove etmissiniz ama yine bok icinde bu park ve hayvanlar degil "öteki hayvanlar"a kucak acmissiniz bu kirmayi kulagindan egip büksün ona hayati zindan etsin diye. Eve dondum, belediyemin sitesini actim "hayvanlar" diye aradim bir halt gelmedi. Hayvan barinaklari diye aradim yine bir halt gelmedi. Beyaz Masa diye birseye tikladim, yedi duvelimin soy sop bilgilerini istiyor. Parkta bir hayvan var acidan kivraniyor gidin birseyler yapin diyebilmek icin kim oldugumun ne onemi var dedim. Aklima, gecen gün sokak sanati sergilemesinde sansürü elleri ile uygulayan emir-komuta düskünü "kuramayanatörün" lafi geldi: "Bu belediyeler bizim degil mi". Web sahifesinden anladigim kadari ile bu belediyeler bizim degil kardes. Su postu da yolladiktan sonra gidip Sütlü'yü opecegim ve hirpalanan vicdanimi tamir edecegim, siz tabela asarken iyi oluyor, ne yapayim ben de bir tanesine bakip, ayilara yem etmiyorum diye kendimi avutuyorum, bu sehirde, bu aksam.. Panter TF

Nike Sportswear - Slow Motion Ads

Impressionnezla rue avec la veste Firefly (Jaune)



Impressionnezla rue avec la veste Firefly (Blanc)

Tatko Tas Power

GS eski baskanlarindan Alp Yalman, roportaj veriyor, Lincoln'u soruyorlar:
"Simdi basta sunu belirteyim, Lincoln adam degil...."




Monday, June 29, 2009

France Football

Servettttt, Servettttttt. France Football'un kapaginda, bu hafta.
Tanju Colak'tan sonra FF'a kapak olmus 2. Türk.
Her yer Türk olsun be...



Sunday, June 28, 2009

Keep on Rising

Tüm kulup tvcilerinin video arka planina dosedikleri metal parcalarin nereden geldigini biliyoruz nasil olsa. Icim, icleri, icimiz rahat. We gonnnaaa riseeeee.... Giovanni yukari bardak almaya giderken de caliyordu. Bu kadar kutsal bir gece olabilir mi yarabbim-sukurler-olsun.

Istinye Yari Acik cezaevinde, PirisinBorek Koftecisi'ni actik, beklemeyiz, hepsini biz yiyyoruz, nihahaha:

015

Thursday, June 25, 2009

Yerçekimi (By Ümit Karahan)



İzTV'de Ümit Karahan'in sundugu "Yerçekimi" programini denk geldikce izliyorum. Yayin saatlerini takip edemiyorum. Cunku galiba birkac senedir tvde bir programin yayin saatine bakmadigimi farkettim. Kafama yerlesmis bazi programlar ve yayin saatleri var ama yine de kacirmak istemedigim bazi programlar icin bu akilda kaliciligi saglamamisim, zaplarken denk gelirsem cok seviniyorum. İzTV sürekli acik olan kanallardan biri ki TV gunboyu calisirken de aciktir, kapamam. Hem takip etmek zorundayim hem de iste arada boyle yakalarsam sevinecegim seyler oldugundan. Kaldi ki ben haber izlemeyen, dunyadan bihaber nesle de asina degilim. Son programinda Hong Kong'da turlayan Karahan, genellikle gittigi sehirlerde buyuk yapilarda dolasip buralari tanitiyor bize. Bu tip gezgin programlarinin bence olabilecek en guzel formati; tek kisi, tek kamera ve kendini ceken bir adam. Yonetmen de sensin, kurgucu da, cekim ekibi de. Kendi basinin caresine bakiyorsun. Pesinde bir kameraman bade olmuyor. "Yercekimi" dün izledigim bölümü ile "SON" olarak ekrana geldi ama İz bu programi sik sik döndürecektir. Yakaladiginizda mutlaka izleyin. Ne hazindir ki, Ümit Karahan'in Yerçekim'i dün son bulurken, Galatasaray'in yerçekimsiz gollerinin üstadi Ümit Karan da Galatasaray'da son buldu. Yolun acik olsun Karan/Karahan/Yerçekimi koalisyonu...

Wednesday, June 24, 2009

Akşam Yatmaz Sabah Kalkmaz

meandmysutlu

Aksam yatmaz sabah kalkmaz diye bir laf vardir. Aylaklar, himbillar, tembeller, haytalar icin edilen. Bu aksamlari yatmiyor, sabahlari erkenden dikiliyor. Sabah düzenli olarak kalkip spor yapan baska bir canli daha gormedim. Sabah 06:00 sularinda grand-prix. Veriyorum elektrik süpürgesinin sesini kacacak delik ariyor, en az 6 saat kayip. Tünedigi yerden cikamiyor. Eee kisasa kisas...

Tuesday, June 23, 2009

Elise "Lili" Tellier

Elise "Lili" Tellier from trofolo united on Vimeo.


lili... biliyorsun bizim gibiler için bir yer var hâlâ... her damarda dolanır aynı kandan...
seni melek yapanın kanatlar olmadığını anlarsın... tek yapacağın çıkarmak kötülükleri aklından... ileriye atacağın her adımda... karşına çıkacak her sorunda... ben olacağım senin yanında... ortasından geçeceğin her sokakta... evvelinde bulunmadığın mekânlarda... ben olacağım senin yanında...

Monday, June 22, 2009

Melanie Laurent

Seni ne cok sevdigimi hatirladim, yine.

Melanie Laurent

Je Vais Bien Ne T'en Fais Pas

Cuma aksam izlenip uzerine pestil gibi bir haftasonu gecirilecek filmi, hafta basinda izleme gafletinde bulundum. Klasik, pazartesi 05-07 seansi Melanie ile, biraz Huckleberryfinncilik'le, biraz Baba'yla doldu. Ne ararsam var yani.
Üzülüyorum ki Amerikalilar hala sinema yaptiklarini saniyorlar.
Cok güzel adamlar su Fransizlar. Philippe Lioret'ye sarilasim geldi.





***

lili..
şu sahte yaşamından
sıyrıl bir daha...
ne olursun,
bırak tüm alışkanlıklarını...
göreceksin, yaşanıyor
ihtiyaç olmadan yardıma...
pek çoğu var
öğreneceğin dahası...
ileriye atacağın
her adımda...
karşına çıkacak
her sorunda...
ben olacağım senin yanında

ortasından geçeceğin
her sokakta...
evvelinde bulunmadığın
mekânlarda...
ben olacağım senin yanında...

lili...
biliyorsun bizim gibiler için
bir yer var hâlâ...
her damarda dolanır
aynı kandan...
seni melek yapanın
kanatlar olmadığını anlarsın...
tek yapacağın
çıkarmak kötülükleri aklından...
ileriye atacağın
her adımda...
karşına çıkacak
her sorunda...
ben olacağım senin yanında...
ortasından geçeceğin
her sokakta...
evvelinde bulunmadığın
mekânlarda...
ben olacağım senin yanında...

lili...

bir busedeki göz açıp kapanmada
bulacağız cevabı...
it tüm korkularını
gölgelerin derinlerine...
benzeme sakın
renksiz bir hayalete...
çünkü hayatın
en güzel resmi senin içinde...
ileriye atacağın
her adımda...
karşına çıkacak
her sorunda...
ben olacağım senin yanında...

ortasından geçeceğin
her sokakta...
evvelinde bulunmadığın
mekânlarda...
ben olacağım senin yanında...


Ps: Je Vais Bien Ne T'en Fais Pas : Benim içilme üzülme birader, ben iyiyim.