Monday, April 18, 2011
Saturday, April 16, 2011
Bir Dönemin Sonu: 1964 - 2011 Ali Sami Yen Stadyumu
Yıkılan sadece bir stadyum değil, koskoca mazi.
Şimdi bir dönem kapandı.
Zaten artık Galatasaray da bizim Galatasaray değil, eski Galatasaray değil.
Kim hatırlayacak ya da kaç kişi Prekazi'nin düşük çorapları ile Numaralı'nın gölgesinde kestiği ortayı..
Ali Sami Yen (1964-2011): Bir Devrin Sonu!
Wednesday, April 13, 2011
Sunday, April 10, 2011
Ali Teoman Öldü Mü?
Mesafelerin yakinligi da yahut uzaklassak da unutamadiklarimiz da, sadece tek birşeyi düsündürüyor gibi: Farkinda olduklarimiz, farkinda olmadiklarimizdan fazla mi, az mi? Nasil ölceriz? Ne kadar bildigimizi nasil hesap ederiz? Ayni mahallede yasadigimiz insanlarin farkinda miyiz mesela? Makul bir süre yasadiktan sonra böyle bir farkindaliga sahip oldugunuzu düsünüyorsunuz. Hele bir de olana bitene, gelene geçene çok da özenli bir dikkat harcamadan sünger gibi emme haliniz varsa.
Yan apartmanda yaşayan, yillardir karsilasip bazen ufak bir tebessüm bazen sesli bir "iyi aksamlar"la gecistirilen tanisikliklardan birine az once webde dolanirken sahit oldum. Epey zaman acikasi ne is yaptigini, sabah gider aksam gelirli rotasinin neresi oldugunu, apartmanda hangi dairede oturdugunu -tahmin yoluyla- merak edip durdum. Kimse bilmez. Beyninde ucusup dolasir bu gibi seyler. Mahalle muhtari hali ya da "farkindalik" süresini azami asmis bir yasam formu refleksi.
Neden bir gün kendisini degneklerle yürümek zorunda kaldigini görünce icimin burkuldugunu az önce yine webde gordugum ölüm haberinin icinde geçen, maruz kaldigi rahatsizlik (kanser) detayindan ogrendim. Bunlar hep bilindik hikayelerdi, benim icin.
Bilemedigim ve simdi tuhaf bir sucluluk duygusu ile kalakaldigim seyse, Ali Teoman'in bir yazar oldugu ve 1991'de takma isimle (Nurten Ay) Haldun Taner ödülü alan bir "oyuncu" olmasiydi. Her gün gelip gittigi yer Bogazici Üniversitesi Ingilizce Okutmanligiydi. Suratindaki duragan ve bazen tedirgin ifade, belki üzerinden cikarip attigi mimarlik elbisesinden kalandi.
Belki çok geçmeden ayni apartmandaki Duygu Sagiroglu'nun kapisini calmali ve kaldirimdan her geciste gördügüm dekor-atolyesinde biraz vakit gecirmek istedigimi kendisine itiraf etmeliyim...
Friday, April 8, 2011
Mya Henry and Eric Werner at Hartwood Tulum Mexico (via The Selby)
The Selby'nin son duraklarından biri, Mexico'da.
Başka bir dünya mümkün!
http://www.theselby.com/2_8_11_HartwoodEricMya/#
Tuesday, April 5, 2011
Loft industrial en el centro de Barcelona
İstanbul'da loft diye insanlara çaktıkları yerleri alan da satan da kiralayan da yanlış anlamış loftu...
via SpaceInvading
Élodie Bouchez
The Imperialists Are Still Alive!
http://www.nowness.com/day/2011/4/4/zeina-durra-the-imperialists-are-still-alive
The Imperialists Are Still Alive! is a wry meditation on New York's East-West melting pot in the years immediately following 9/11. In today’s clip from her Sundance-selected feature, Zeina Durra sends up the city's East Village enclave of cool, trailing lead character Asya (Élodie Bouchez), a conceptual artist of French-Middle Eastern descent, and her entourage to a downtown bar so exclusive it’s nearly empty. The amusing vignette lies in stark contrast to the film's underlying angst: Asya's childhood friend Faisal has been detained by US officials on charges of suspected terrorism. "After 9/11 it was hard for everyone to sift between the reality of one's paranoia, and the theatrics of one's paranoia,” says Durra. “I wanted to show that Asya had genuine cause for concern, due to her Arab roots and connections and what was happening with Faisal—but also how crazy it was in the context of her hipster downtown existence." Nodding to Godard's communist satire La Chinoise, the movie was shot on 16mm film, filtering through a grainy lens Asya’s journey from gilded Park Avenue apartments to uptown art openings to the Harlem apartment where she conducts her love affair with PhD student Javier (rising Mexican star José María de Tavira). The Imperialists Are Still Alive! will open in the US on April 15.
Cedar Boys
Ne vatan için, ne birileri için; sadece kardeşin için öldürebilirsin...
http://www.cedarboysthemovie.com/
Sidney'de yaşayan Lübnanli azinlik. Maddi sorunlardan daralmis Lübnanli aile çocuklari. 9/11 sonrasi kistirilmisliklar. Açmazlari acmaya calisilan uyusturucu hirsizligi ve satisi. Ele yüze bulasan dümen. Kardesligin kestigi racon: Sahi gözünü kirpmadan sadece ne ve kim için öldürebilirsin?
Filmin yönetmeni Serhat Caradee, Türk. Filmi annesi Döne'ye adamış.
http://www.infilm.com.au/?p=1067#
Monday, April 4, 2011
Saturday, April 2, 2011
Ortak Yönetim Kurulu Üyelerine Göre Vakıflar ve Dernekler Ağı: Türkiye Edisyonu 2010
Burak'i, Ucantekme.com zamanlarından beri taniyorum. İstanbul'da bir kücük networkun parcalari gibi, ortak birbirini taniyan insan kümesi icinde carpisip duruyoruz zaman zaman. Ayni sirketin hazan mevsimi islerine farkli dönemlerde kosmusluk da bana bu "networklerin" ne kadar ufak olabildigini gösteriyor. Bu bahsettigim 6-7 yil oncesi. O tarihten sonra kendisini veri görsellestirme ve özellikle mapping'e verdigini belirtmeli ve nerede data-mapping görsem aklima Burak Arikan'in geldigini itiraf etmeliyim. En kiymetli üretiminin de Meta Markets oldugunu düsünürüm. "Sosyal web profilleri borsası. Meta-Markets üyeleri sosyal ağlardaki, sosyal imleme, fotoğraf, video paylaşım servislerindeki mallarının hisselerini alıp satarlar." Çok uzakta degil bu.
Pek yakında http://graphcommons.com adresi üzerinden Ağ Haritalama örneklerinin sunulacağı yeni bir Burak Arıkan projesinde, uzun zamandır uğraştığını bildiğim bir çalışma oldukça dikkat çekici: Ortak Yönetim Kurulu Üyelerine Göre Vakıflar ve Dernekler Ağı: Türkiye Edisyonu 2010
Bazen bazı ilişkiler, bazı bilgiler kağıt üzerinde birşey ifade etmeyebilir. Peki ya harita üzerinde görsek nasıl olur? Geniş fotoğrafı görmeyi ve türlü başka okumaları sağlar mı? Ne dersiniz...
Detaylar için tıklayın.
Yukardaki çalışmanın daha büyük çözünürlükteki versiyonu pek yakında http://graphcommons.com sitesinde yayınlanacakmış.
Subscribe to:
Posts (Atom)