Sunday, May 27, 2012

Zafere Kaçış

Bazen kaçmak en iyi çözümdür... 

Bozcaada (Mayıs, 2012)

Kaç basabilirse bassan.. Bas, bas, bas... 4 saatte ada?

Keşan girişinde mükafat: 132km, engel: 320tl günahıyla sevabıyla..

Kilitbahir, Seddülbahir ve tüm bahriyelere: Mayıs'da deniz diyorum soğuk mudur?

Çay, çay, çay? Evet, evet, çay.. Kesinlikle. (Geyikli)

İnziva arazisi, Geyikli.

Mayıs 12'de deniz. Çakı gibi, biteviye, ölesiye damarlarda yüksek kan hareketi. Ciyak ciyak.. No in no cin! Hep böyle kalsan Habbele...

Hep böyle kal, hep cana yakın...

Bir garip hikaye...

Sandal'da Cengiz Bey'in mezeleri.. Fonda Asu Maralman'dan "Bağrı yanık dostlara da..."

Canlarım, çocuklarım, aslanlarım.. Heryerde...

Shiro.. "Yoktur aman şu yarimin imanı..." / Bazı şeyleri yaşamak lazım, anlatmakla olmuyor...

Soba Kollektif! "Mrrr mrrr mrrr" - / Boynu bükük eşlere de merhaba....

Gümüs Hotel'den Pazar sabahı, yük kalkmış.. Bayrak kalede. Daha ne?
Habele City gelişiyor, serpiliyor....

Bağrı yanık dostlara da merhaba...

Habele city inşaatı...

Hadi be Johan!

"Telefonları açsak mı?"

Sandal'da 2. gece istişare akşamı.. "Noldu be???"

Can Shiro... Kararlı bir atom gibisin çocuğum.



Son bir tur binsek? "Bir tur versene..."


Sana açılıyor bütün fallik kapılar...

Dağ, tepe, orman, yol... Dönmesek mi?

Peynirleri sepete atmasak mı?

Şu güzel renkleri sokak sokak, yol yol görmesek mi?

Yorgun musun? Argın mısın? Dargın mısın? Nasılsın?

Ne güzel, hep güzel, çok güzel: "Allaha şükür..." / Güneşli Pazartesiler
Bozcaada (Mayıs, 2012)

Neler oluyor orda ?

0 comments: