skip to main |
skip to sidebar
Danny Boyle'un 2008 Oscar'ini kazanan filmi Slumdog Millionaire, Mumbaa (Hindistan)'nin varoslarindan milyonerlige uzanan garip bir hikayeyi anlatiyor. Film Mumbai'de cekilmis olsa da Dolapdere-Kasimpasa-Kustepe platosunda cekilse bu hikaye kurgusu ile pek ala filme Türk sinemasinin nadide orneklerinden biri diyebilirdiniz. Bu film oscar alir miydi peki? Kimbilir, belki de. Sonu kestirilebilir bir hali olmasi filmi yermeyi gerektirmiyor. 2 saatlik uzunca bir filmi, hem kemara kullanimi, planlar hem de ana konu ve besleyici detaylarin tutusmasi adina izlenebilir buldugumu söylemeliyim. Boyle'un oteki filmlerine gore oldukca degisik bir film. 1996'da Trainspotting, 97'de A Life Less Ordinary, 2000'de The Beach, 2002'de 28 Days Later'i cekmis bir yonetmen olarak bu filminin izledigim oteki filmlerinden baska bir yere koymak gerekiyor. "Kim milyoner olmak ister" temasi ile Varmisinyokmusunla yatip kalkan bir milleti salonlara cekebilir, Oscar'i aldigi icin kosacaklar zaten olacaktir.
Favorim Jamal'in cocukluk zamanlarini oynayan ufaklik oldu.
3 comments:
Salim`in cocuklugu da cok bomba, pörtlek gözleriyle.
Allah olmasaydı şu olmasaydı annem ölmezdi...
Abisinin cinayetlerden önce namaz kılması...
Durup dururken Hintlilerin birbirini öldürmesi...
ve bunun gibi birçok ince detay...
Hindistan bu değil, filmde Hindistan'ı kötü göstermek için her şey yapılmış. Hintliler bu yüzden filmden nefret ediyorlar...Oscar almış almamış, "zaten nasıl aldığı belli."
Aynı, Nobel ödüllü cengaverimizin nobelli kitabındaki Türkiye'nin, paralel evrendeki başka bir Türkiye olması, aynı, Türkiye'de yaşayan, Türkiye'yi sevenlerin, bu adamdan nefret etmesi gibi...
jamal'ın çocukluğundaki fosetik çukuru sahnesi bomba.
Post a Comment