skip to main |
skip to sidebar
Önce sunu bir ilistireyim suraya:
Dana Kaburga (Beef ribs)
12 saat özel marinasyondan sonra 4 saat fırınlanmış dana kaburga. Size düşen bu lezzetli eti sadece ısıtıp misafirlerinize ikram etmek.
Sabah club'da koşuyorum çok afedersiniz. Çocuklugum icinde gecti. Biz ping-pong oynadigimiz zamanlari da hatirladigimiz icin simdi milletin trend diye yığılmacılığına gülerek bakıyorum. Halı sahası vardı, maç yapardık her cuma siteboys united'a karşı. Yan site olarak her hafta ellerine verip, gicik edip çıkardık siteden. Neyse.. konu bu değil.
Saat 07:00 de başlarsan gazete falan olmuyor koşarken sikimsonik dergilere kalıyorsun okumak icin. E ayin da ortası aybaşında hemen hemen tüm dergileri hatmettim zaten. Severim de magazini, elim gitti Şamdan aldim. Yannız bir gören olacak ve şanıma yakıştıramıyorum diye Şamdan'ı Timeout'un arasında okuyorum. O derece utanç verici bir durum kendim açısından. Oysa evde serisi var koleksiyon...
Sayfaları karıştırıyorum, bizim siyah tay bugun yine yanımda. Koca salonda -koca degil aslinda kıç kadar- saydım 30 koşu bandından 25'i boş. Gelip yanımdakinde koşuyor her defasında, dikkatim dağılıyor. Düşüp maymun olacağım bir gün. Ama kendimle gurur duyuyorum salonda siyah tay'a en bakmayan gibi bakan benim. Zaten ayna teşkilatından dolayı görmemen olanaksız, neyse bunaldığım zaman kendimi uç bucaktaki bir bisiklete atıp, havluyu da başörtüsü gibi çekiyorum başıma. Millet de bu sefer "Türbana Evet" mi diyorum diye bakıyor zannediyorum. Neyse konu bu da değil aslında..
Samdan'da sayfayi cevirdim. Emre Mermer'in Steak House'u artik sosyetenin ugrak yeri olmusmusmus... Yilbasi aksami bizim yakin zevattan bir aile dostunun da bahsi gecen dukkanda bir davet verecegini duydugumda tebessüm eylemistim. Hey gidi getto-Armutlu, kim senin sosyetenin ugrak yeri olabilecegini düsünebilirdi ki.. Gün gecmiyor ki adini görmesem kendimi kötü hissedecegim Monik Benardete hanfendi bir davet vermis gecenlerde. Bizim eski baskan Mehmet Cansun, o müstehzi gülümsemesi, purosu ve esi ile 4 kisi varlar ortamda. Rahmi Koc'undan falancasina da cabasi.. Simdi acikcasi iki adim otesi gecekondudan seyreltme kacak arazi olan bir yerdeki bu trendcilige kicimla gülüyorum. Yasam alanimin dibinde dönen bu tezgah midem bulandirmiyor desem yalan olur. Ama naparsin trendsetter dunyasi iste. Sen "marinasyon" et yapiyorsun ya, demek ki Gaziosmanpasa'da taranan kahvenin yan dukkaninda ben de acsam mekan belki "cemaat" cevremden trendi yakalarim...
Limonla marine edilmis tavuk etii..
Denediniz mi?
Pardon acaba sehr-i İstanbul'da isletme tutundurmanin gizli kitapcigindan elinde olan var mi? Network disindakilere bu ulkede yasamak zor zenaat... Bosuna o haberleri, sayfalari gorup bunu bir "success story" sanmayin, boyle birsey yok, sizi yiyiorlar.
Dergi Samdan olmayabilir, baska birsey de olabilir.. Az once mailboxima düsen mailde postun girisindeki "Marinasyonlu" sey haberdar ediliyordu. Gecen gun bizim mahalle manavi da cekememezlik mi bilemedim "Etlerin besi oldugu da hikaye, milleti yiyiorlar" dedi.. Eyvah eyvah demistim, yangin semti sarmis.. Ama gerci manav da benle e-ticareti kovaliyor, netten Avokado satacagiz...
...derken sacma sekilde gaza gelip bir ara ondan hizli kosacagim diye 9.0 tempoya aldim aleti. 2,5 dakika dayanamadim soldan kramp girdi belime, tekrar yurume temposuna indim ama caktirmadim siyah tay'a... Marinasyon de la chansonnnn...
3 comments:
elime dergi kitap alıp okuyabilme beceresi gösteremediğim için -ki bravo- ancak telefonla birilerine sataşıp geyik yapabilme baabında bir okuma oluyor benimkisi. ya da bahsi geçen koşu bandının uzay mekiği gibi bir paneli var. yanda koşan siyah tay yerine de tv'de ali kırca oluyor. moral sıfır.
bu blogu daha önce kesfetmedigim icin kendime bi yuh cekesim geldi.
ama tabi ego malum..
bravooo
kesfedilecek daha ne bloglar var networkte, marine edilmis limonlu bloglar.
Post a Comment