Wednesday, September 24, 2008

Koşmak İçin Bir Neden Gerekmez

Belki de evi bu sekile getirmem gerek.

Sporu gundelik yasamina yedirebilmis bir millet degiliz. Sporla iliskimiz beden derslerindeki köhnelik, zoraki atlamacilik, kafa bacak sakatlamacilik oldugu icin belki de daha ufak yasta kafadan sakatlaniyoruz. Acikcasi ben hicbir zaman 1,5 metre yuksekligindeki sandiktan atlayip atlayamamin ders gecme notuna etkisini anlayamadim. Kariyerimi atletizm uzerine yapacagimi falan beyan etmemistim lisede hocaya. Hayatimin en kabus gunleriydi. Haftanin tozunu yutmus minderde atilan taklalari bahsetmiyorum bile. Daha erken yasta baslayan bu zulumun ya da zulum olmus metodlarin insanlarin gunluk yasamina spor yapmayi yedirememis olmalarina etkisi buyuktur zannediyorum.

Ameliyat sonrasi dagilan vucudumu toparlamak icin bir suredir cabaliyorum. 1 yil once basladigim spor salonu aktivitesinde geriye baktigimda, 5 ay gitmemis oldugumu hesapladim. 16 ayda 5 ay fire belki de cok kotu bir oran degil ama yine de hedefledigim duzeye erisebildigimi soyleyemem. Sadece ter atmak ve bilgisayar basinda cok fazla calismak zorunda oldugum icin eklemlerin gundelik bir rutinde calistirilmasini saglamak faydasi olarak gorulebilir. Her sabah 07:00'de mutlaka 1 saatlik programi uygulamak uzere kulube gidiyorum. Gidemedigim zaman kendimi suclu hissediyorum. Beden derslerine girerken hissettigim korkudan ote bir korku. Ders kacirma ve odevini yapmamis cocuk korkusu gibi daha cok.

Ben ev/ofis/bagimsiz/proje-bazli calistigim icin calisma saatlerim esnek, tabi bu esnekligi fazla don lastigi kivamina sokmamak gerekiyor. Sabahlari gelen "calisan insan" tipolojisine artik asinayim. Takim elbiseleri ellerinde gelip, sabah antrenman yapan, arada ozel derslere girenler var. Oradan cikip, dus alip giyinip plazalarina gitmelerine acikcasi bazen alkis tutuyorum. Yorucu bir tempo. Bu sabah antremani kacirdim, 8:30'u gecirince gidemiyorum. Fena bir kadinlar hamami durumu var....

Calisiyor ve zamansizliktan spor yap(a)mamayi kendinize bahane ediyor olabilirsiniz. O zaman isyerlerinin asagidaki sekile getirilmesi icin patronlariniza baski yaptin.


I Put in 5 Miles at the Office

10 comments:

gamze said...

bi aliskanlik edinmek ya da kotu bi aliskanligi kirmak 21 gun surermis yapabilene

farawaysoclose said...

bu kadar kastırmaya gerek var mı gerçekten?

sabahın köründe işe git, yetmez daha da köründe sporda koştur, akşam çıkışta sosyalleş, mutlaka organik beslen, bol kitap oku, bir hobi edin, aile kur,hamileyken kiviyle beslen kilo alma, mükemmel anne/baba ol, şahane eş ol, hiç yaşlanmayan babanne ol vsvsvs. modern dünyanın insan hayatını kolaylaştırması mı zorlaştırması mı lazım?

hayatı iyi yaşamak da bir noktadan sonra hayatı strese sokmaz mı? eve gelince şöyle pijamaları geçirsek, ohhhh hiç kasmadan yayılsak kanepeye, dizi seyredip kuruyemiş yesek... tasasız, kasmadan, yorulmadan.

Trofolo said...

gamze;
"teach yourself c++ in 21 days"in sirri o diyorsun yani. ama c++ ogrenemedik.

farovey;
sen daha genel ve genis dusunerek degerlendirmissin. sadece hergun vucudu bir sekilde calistirmak gerektigini ve bunun aliskanlik edinilmesini -her ne sekilde olursa olsun- onermistim. bahsettigin tempo ve o tarz yasam bir tercihtir. kolaylasiyor mu zorlasiyor mu o da muammadir.

gamze said...

hep hello world de kaldik biz yogada da siplasplasta da

kenzavey said...

bende son 2 aydır her gece 11-12 arası 5-6 km koşuyordum ilk başlarda zorluk çekiyordum ama gamzenin de dediği gibi artık alışkanlık halini aldı ,gitmediğim zamanlar kendimi boş ve kötü hissediyorum..

insan sağlığı için (ben eskide koşucuydum 15 yaşında rahatsızlandım bıraktım) 5 km biraz abartı olabilir ama günde 1-2 km çok gerekli bence en azından yürüyüş

Trofolo said...

Kenzel, gece 11-12 arasi cok agir bir saat degil mi?

kenzavey said...

Şuanda 14:00 - 06:00 arası yaşıyorum abi..Bana akşam üstü koşusu gibi geliyor.Haklısın normal de çok tehlikeli o saatte ama en fit o saatte kendimi hissediyorum bu garip yaşam tarzı yüzünden.

Tabi bu son 2 aydır sadece yoksa öyle bir alışkanlığım yoktu :)
Sabah kalkar giderdim

Trofolo said...

Oyle bir zaman dilimi olunc atabi 11:12 gece, aksam ustune denk geliyor, 9-5 calisan icin. Ne is yapiyorsun?

Unknown said...

yurtdisinda insanlar islerine bisikletle gidiyor ya da is sonrasi spor salonuna geciyor (1 saat bisiklet surup sabah ise gelen is arkadasim var)
tabii bu biraz imkan meselesi turkiye sartlarinda ama isten cikip kosar adim yokus tirmanip ustumu degistirip spor salonuna gitmisligimde olmustur istanbulda.

kerem ce said...

ben; üzerinde hos elbisesiyle, üstelik de serin bir sonbahar günü besiktas iskelesine yanasan vapurdan elinde bisikletle inen bayana imrenirim sürekli. o bayan burayi okursa eger sevsin bu yaptigi hareketi. uzunca birakmasin hayatinda. feyz alacak insanlar olsun cevresinde.

emniyet seridi yanindaki bariyerlerin ardi bisiklet yollari olsun. hatta bogaz köprülerinden insanlar gecsin bisikletleri üzerinde. sehrin muhtelif ve nispeten de güvenli yerlerinde, bisikletleri kilitlemek icin özel yapilmis dökme demirden mamül park aparatlari olsun. bari sehrin devasa alisveris merkezlerinde olsun bisiklet park etmeye yerler.

gerci henüz toplu tasima islemini bile tam anlamiyla cözemedigi söylenen bir kentten bahsediyoruz. koskocaman! bisikletleri nereye sokacaklar.